
Yorgun, bitkin, günlük yaşamın taleplerini yönetmekte zorluk, sürekli baskı altında hissetme ya da birçok çabaya rağmen yeterince başarılı olamama duygularını hissediyor olabilirsiniz.
Özellikle iş yerinizde yaşadığınız stres, kalabalık çalışma ortamları, sizden elinizden gelenden fazla işin yapılması talebiyle de karşı karşıya olabilirsiniz. Bu durumlarda tükenmişlik sendromu ya da daha çok kullanılan adı olan burnouttan bahsediyor olabiliriz. Peki burnout ya da tükenmişlik sendromu nedir?
Profesyonel tükenmişlik ya da burn-out resmi bir medikal terim değildir. Genellikle, profesyonel tükenmişlik terimi çalışmaya bağlı baskıyı yönetemediğimiz zaman kullandığımız bir terimdir. Bireyin fiziksel ve duygusal kaynaklarının tükenmesi, mesleki uygulamasında strese veya hayal kırıklığına çok fazla maruz kalması anlamına gelir.
Günümüzde, Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, çalışanların kronik stresinin ruhsal sağlık üzerine sonuçlarını daha çok endüstriyelize edilmiş ülkelerde rastlamaktayız. Yapılan araştırmalarda yaşın ve cinsiyetin tükenmişlik sendromu üzerinde hiç bir öneminin olmadığını da görebiliyoruz.
Profesyonel tükenmişlik periyodu iş yerinin dışında da hayatımızın her alanında bizi etkisi altına alabilen bir süreçtir. Bazı durumlarda ise depresyona kadar etkilerini görebilmekteyiz.
Bazı bireyler kaygı, yeme bozuklukları, toksikomani problemleri yaşayabilir ya da daha ileri süreçlerinde intihar düşünceleri de kendini gösterebilir.
Profesyonel tükenmişlik, adaptasyon sıkıntıları kategorisinde yer alır. Akıl hastalığı olarak görülmez ve DSM IV (akıl hastalıkları manueli) içinde yer almaz dolayısıyla tanısı son derece zordur.
Depresyon ile çok fazla ortak noktaları olduğu için depresyondan da ayırmak oldukça güçtür. Burnout ya da profesyonel tükenmişlik kesinlikle işe bağlı bir durumdur.
Depresyonda asıl problem iş değildir ama iş de önemli bir faktör olabilir. Burnout genellikle iş ortamında yaşanılan strese bağlı olarak kendini gösterir, depresyon ise hayatımızın her alanına erişebilen göre daha karmaşık bir durumdur.
Bazı durumlarda iş yerindeki problem yaratan durumu ortadan kaldırdığımızda birey hızlı bir şekilde normal haline geri dönebilir. Öte yandan ağır (majör) depresyon vakalarında birey sıkıntılı durumdan uzaklaşsa da semptomları devam eder (Douglas Enstitüsü).
Genel anlamda stres, kısa ömürlü olduğunda, sağlığa zararlı değildir ve hatta uyarıcı olduğu için faydalı olabilir. Stres vücudunuzu uyarmanızı ve vücudunuzu hazırlamanızı sağlar.
Peki stres devam ederse?
Bunun tükenmişlik(burn-out) gibi istenmeyen sonuçları olabilir. Çağımızda, bugün, çok şey talep eden bir toplumda yaşıyoruz. Okulda, işte veya ailede olsun, bağlılığımızın ve esnekliğimizin beklentileri genellikle çok önemlidir.
Bazen « hatalara » yol açan kendi gereksinimlerimizdir. İster profesyonel ister kişisel olarak olsun, yaşamın her alanında başarılı olmak ve başarılı ve ödüllendirici bir yaşam sürmek arzusu bizi fiziksel ve ruhsal sınırlarımızı zorlayabilir.
Tükenmişlik sendromundan etkilenenlerin « hassas » insanlar olduğunu söylemek doğru değildir. Çoğu zaman tükenmişlik sendromu yaşayanlar, vicdanlı, mükemmeliyetçi ve yardımcı olmayı seven insanlardır. İş yapması istendiğinde « hayır » demeyen insanlar.
Peki psikoterapiye başlamanızı gerektiren tükenmişlik belirtileri nelerdir?
Semptomları üç grup altında ele almak gerekirse;
1. Fizyolojik semptomlar
- Kardiyo-vasküler problemler
- Alerji
- Deri sıkıntıları
- Migren
- Solunumda zorluk
- Uyku problemleri
- Mide problemleri
2. Psikolojik semptomlar
- Depresyon
- Kaygı
- Fazla duyarlılaşma
- Öfke
- Gerginlik
- Çaresizlik hissi
- Yalnızlık hissi
- Bellek kaybı ve / veya konsantrasyon problemleri
- Boş ve yorgun hissi
- Sürekli doğrulama ihtiyacı duyma;
- Karar almada zorluk
- İşte veya hayatta daha az verimli hissetme
3. Davranışsal semptomlar
- Agresiflik
- Sigara, alkol veya kafein bağımlığı gelişmesi
- Yeme bozuklukları
- Kendinizi meslektaşlarınızdan ve işinizden uzaklaştırma
- İşe gitmeme durumu
- Verimlilikte azalma
- İşi bırakma düşüncesi
- Kazalara eğilim
İhtiyaçlarınıza bağlı olarak, tükenmişliğiniz depresyon gibi engelleyici bir bozukluk haline gelmeden önce yaşamınızda değişiklikler yapmanız mümkün. Bu semptomların en az beşini yaşadığınızı düşünüyorsanız en yakın zamanda bir terapistten destek almanızda fayda var.
Yazıyı paylaş